Bizi alt üst eden bir zemindeyiz
Özgür Yazarlar Birliği’nin “Neden ve Sonuçlarıyla İslam Düşünce ve Siyasetindeki Kriz” başlıklı tartışma dizisinin dördüncüsünde Abdurrahman Arslan konuştu.
İslam’ın otoriteyi inananlarla bölüştürdüğünü söyleyen Arslan, “Devlete her seyimizi teslim edemeyiz. Mesela çocuğun ve eğitimin devlet tekeline alınması pagan bir gelenektir.” diye konuştu.
“Bizi alt üst eden bir zemindeyiz.” belirlemesinde bulunan Abdurrahman Arslan, nasıl iyi bir kul olarak yetiştireceğimizi tartışmadığımızı, okuldan, dolayısıyla devlet aygıtlarından başka alternatiflerin düşünülmediğini vurguladı.
Mahremiyetin başörtüsüne indirgenerek kadın-erkek el birliği ile iptal edildiğini savunan Arslan mahremiyeti “medeni cesaret” söylemi ile sona erdirdiğimizi ifade etti.
Müslüman zihnin bilinçaltında teknolojiye tapınma olduğunu dile getiren Arslan, akademizmin müslüman düşünceyi çıkmaz bir sokağa sürüklediğini, müslüman zihnin dünyayı nasıl anlamlandırdığına ilişkin belirsizlikler olduğunu belirtirken yüz yıldır Kur’an-Sünnet diyen Müslümanların bugün kriz demelerinin ibretlik bir durum olarak görülmesi gerektiğini söyledi.
Kadın-erkek mevzuunda batılı aşamaları takip ettiğimizi, ailenin bitme noktasına sürüklendiğini vurgulayan Arslan, buradan nasıl bir çıkışın murat edildiğini anlayamadığını söyledi.
İslamcı/müslüman düşüncenin dış dünyayı anlayamadığını, karşı çıktığı dünyanın aynasında kendini inşa etmeye çalıştığını savunan Arslan, İslamcı bir siyasetin temelinde de bireyden topluma uzanan bir ahlak inşasının önemine değindi ve İslamcılığın bir nefs-i müdafaa hâli olduğunu sözlerine ekledi.
Haber: Devrim Sena Kılınç
(Konuşmanın tamamı Tasfiye Dergisinde yayımlanacaktır.)